Çocuklarla sanat çalışmaları yaptı ve yapıyor; kitaplar yazdı, resimler çizdi, doğal malzemelerle heykeller yaptı. Ormanda çocuklarla yürümeyi, sergiler gezmeyi, birlikte düşünmeyi, sorgulamayı, üretmeyi seviyor. Çeşitli  platform, okul, müze, dernek ve coğrafyalarda ekoloji temalı sanat atölyeleri gerçekleştirdi. 2014 yılından itibaren birebir sanat atölyeleri & terapileri yapıyor. Sanatın ve Permakültürün evrenselliğiyle birlikte dayanışmanın gücüne inanıyor. Güzel insanları bir araya getirmeyi; yunusları, ağaçları, filleri, kuşları; en çok da çocuklarla birlikte ağaç dikmeyi seviyor.

Müzik ve müzisyenlik, psikoloji ve felsefe altyapısıyla desteklediği öğrenme deneyimleri tasarımı ve aktif eğitmenlik, Banu’nun 27 yıllık profesyonel yaşamı boyunca çeşitli ve yaratıcı biçimlerde kesişir. Yöneldiği kitle çocuklardan gençlere ve yetişkinlere uzanır. Müzikle birlikte, ekoloji temelli eğitim/ etkinlik içerikleri üretmeye devam ediyor.

Çocuklar için uzun yıllar boyu eğitim, kültür ve sanat alanında çeşitli sosyal sorumluluk projelerinin gerek mutfağında gerekse sahada çalıştı. Çocuk tiyatrosu ile başlayan yolculuğu farklı disiplinlere olan merakıyla renklendi, çeşitlendi. Doğa ve sanat temelli atölyeler tasarladı, okullar başta olmak üzere farklı kurum ve dernekler aracılığıyla çocuklarla buluştu. Şimdilerde hikaye anlatıcılığı ve yaratıcı dramanın el ele verdiği performanslarla çocuklarla birlikte merak gezenine yaptığı yolculuklarına devam ediyor.

Felsefe ve alternatif eğitim yöntemleriyle ilgileniyor. Ekonomik, kültürel, zihinsel, bedensel ayrımlar olmadan herkesin herkesle eğitim görme hakkı olduğunu savunuyor. Go oyununa tutkuyla bağlı ve oyunu öğretmek ve oynamak için can atıyor.

Erken çocukluk eğitimi alanındaki çalışmalarına disiplinlerarası bir perspektiften bütüncül yollarla yanıt arayan bir araştırmacı olarak doktora çalışmalarını sürdürüyor. Bu çerçevede permakültür tasarımı, sürdürülebilirlik için eğitim, çocuk edebiyatı, ekoloji, çevre etiği, doğa temelli eğitim, doğaya bağlılık, biyomimikri, şiddetsiz iletişim, sosyal-duygusal gelişim, yaratıcı dans kavramları; Waldorf, orman ve Orff Schulwerk pedagojisi ile ilgileniyor. Devam eden profesyonel çalışma hayatı içerisinde üzerinde çalıştığı konu alanlarında çocuklar, gençler ve yetişkinlerle eğitimlere devam ediyor.

İ.Ü. Astronomi Uzay Bilimleri’nden 2018’de mezun oldu; Çukurova Üniversitesi’nde Astrofizik Anabilim dalında master yaptı. 2013 yılından beri çocuklarla ve genel olarak topluma astronomiyi sevdiren etkinlikler ve projeler gerçekleştiriyor. Ülkemizin ilk ve tek dijital astronomi kütüphanesi ve astronomi eğitim platformu Stellar Lab’in kurucusu.

Lisans ekonomi ve yüksek lisans strateji bilimi ve inovasyon mezunudur. Çocukluğundan bu yana doğa sevgisi içinde hep bakiydi. 2009'da izlediği bir kompost videosu sonrası toprak üretebilmenin ve toprağı iyileştirebilmenin sihirinden duyduğu heyecanla, üniversite yıllarında ekoloji ve permakültür alanlarında kendini geliştirmeye başladı. Eylemselliğini, enerjisinin ve emeğinin çoğunu ekoloji, gıdaya erişim, bilginin özgürleşmesi alanlarındaki projelere yetenekleri doğrultusunda gönüllü destek vererek devam ettirmektedir. Çocuklarla ekoloji ile ilgili atölyeler yapmakta, içindeki çocuğu da oyun alanına davet ederek doğaçlama olarak drama ve müzikal yeteneklerini kullanmaktan büyük keyif duymaktadır. ÇEKÜL Vakfı'nda iletişim sorumlusu olarak çalışmaktadır. Ekoloji, teknoloji ve ekonomi konuları üzerinde merakını ve öğrenimini daimi olarak sürdürmekte, bu alanda ortak hissiyatını paylaştığı dostlarıyla yeni projeler geliştirmektedir.

İstopmotion İstanbul Sinema Topluluğu sinema atölyeleri yönetmeni, Stop Motion / Çocuklarla Sinema kitabı yazarı (Ayrıntı Yayınları-Dinozor Çocuk, 2023) Her yaştan çocuğun hayallerini gerçeğe, hikâyelerini önce senaryoya sonra da filme dönüştürmeleri için atölyeler düzenliyor. Her ev, her sınıf bir sete, her çocuk bir yönetmene dönüşüyor.

Marmara Üniversitesi Fransızca Öğretmenliği’nden mezun, kendine disiplinlerarası oyun alanı yaratmış bir sanatçı. 6 Şubat depreminin ertesi gününde bölgeye intikal ettikten sonra Hatay'da geçirdiği beş ayda; Gümüşgöze Çocukevi, Bir Şey 1 Şeydir, Haytap, Greenpeace, Geççi, Hayata Destek gibi sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yürüttü. Kurulduğu günden bu yana Gümüşgöze Çocukevi’nde aktif rol alıyor. Bunların yanı sıra üyesi olduğu diğer topluluklar; Bir Şey 1 Şeydir, ANKA Orman Yangını Gönüllüleri, Dünya İçin, Earthist Community, Vanara gibi çevre ve çocuk eğitimi odağında hareket eden inisiyatifler.

2004 yılında Ege Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. 2005'te Antakya'da çocuklarla bir arada çalışmalar yürütmeye başladıktan sonra Defne'nin büyülü bahçelerinde nefes almayı daha çok sevdi. Ekolojik okuryazarlık ve yaratıcı yazarlık temelli projeler yürüttü. Ebru sanatı, masal anlatıcılığı, mitoloji, endemik türler, ata tohumu konularına ilgisi var. Arkadaşlarıyla paylaştığı şiirleri ve çocuk öyküleri var.

İzmir, 9 Eylül Güzel Sanatlar Fakültesi Sinema TV Bölümünü 1998 yılında bitirdi. 20 seneye yakın İstanbul’da film, fotoğraf ve sinemada yönetmen yardımcısı, prodüksiyon amiri, prodüktör ve sanat yönetmeni olarak çalıştı. Deprem sonrası Hatay Antakya’da, bir yılı aşkın süredir faaliyet gösteren İzmir Açık Depo Gönülleri İnisiyatifi ve Atölye Deneme Sanat& Ekoloji Derneğinin bölgede kadınlar ile gerçekleştirdiği tiyatro çalışmalarının, performans atölyelerinin ve tiyatro oyunlarının prodüksiyonlarını yapmakta, İzmir’de bağımsız tiyatro ve kısa film projelerinde çalışmalarına devam etmektedir

Resim, illüstrasyon ve özellikle karikatür sanatına çocuk yaşta merak salan İlker Mansuroğlu, öğrenimini Hatay’da tamamladı.

​

Yaşadığı toplumda ve dünyada gelişen olayları illüstratif ve mizahi bir anlatımla yorumlayan ve görselleştiren İlker Mansuroğlu; özellikle karikatür sanatı alanında katıldığı birçok ulusal ve uluslararası yarışmalarda ödüller aldı, kataloglarda yer aldı ve farklı yerlerde katıldığı sergilerde sanatseverlerle buluştu. hem aktif katılımıyla hem de eğitimci olarak İllüstrasyon ve karikatür alanına destek verdi.

​

6 Şubat depremine kadar genç karikatüristler yetiştirmek üzere Hatay’ın Defne ilçe belediyesine bağlı Kültür Merkezi’nde dersler verdi. Ayrıca orta öğretim öğrencilerinin bu sanat alanında kendilerini geliştirebilmesi adına Güneş Koleji’nde dersler verdi.

Editör ve kültür gazetecisi olarak bazı kurumlarda çalışmasının ardından yirmi yılı aşkın süredir bağımsız alanda. Farklı türlerde ürün vermeyi önemsiyor ve yazınsal çalışmalarını sürdürüyor. Yayımlanmış kitapları: Latife Tekin Kitabı, Cam Kulübeler, 17 Haziran, Uzay Çiçeği-Weltallblume, Atlasın Bir Ucunda, Beyaz Ev, Liya Lu. Kendi geliştirdiği “Öğretilemeyen Şeyler” atölyeleri kapsamında bireysel ve toplu buluşmalar gerçekleştiriyor, yazı alanında danışman ve özel editör olarak çalışıyor.  

Lise ve üniversite yılları boyunca tiyatro ile ilgilenmiş; hem oyunculuk yapmış hem de çocuklarla çalışmış bir amatör. Yirmi beş yıllık yoğun iş hayatı boyunca sadık bir tiyatro izleyicisi. Kurumsal eğitmenliğe başladıktan sonra hikâye anlatıcılığı, drama çalışmaları ile çocuklarla bir araya gelmeyi seven, gençlere mentorlük yapan ve çeşitli sosyal projeler aracılığı ile onlarla birlikte üretme gayretinde bir öğrenme meraklısı.

2014’te büyüklere de hitap eden çocuk şarkıları albümü “Büyüdüğümü Nereden Anlayacağım”ı yayınladı. Çeşitli okullar ve şehir konserlerinde çocuk şarkılarıyla sahne aldı. Yeni çocuk şarkıları yayınlamak üzere hazırlanıyor.

Peyzaj mimarı, kentsel tasarımcı, permakültür tasarımcısı diplomalarıyla bu kimliklere sahip olup yaşamın getirdikleriyle; organik çiftçilikte, atalık tohum toplayıcılığı ve dağıtıcılığında, tohum aktivistliğinde kendini bulur. Küresel ısınmaya ekoköylerin çözüm olacağına inanıp 2012'de başarılı ekoköylerin peşine düşer. Yeni Zelanda ve Avustralya ziyaretlerinden sonra 2014'te Crystal Waters Ekoköyü’nde yaşamaya başlar. 2020’deki pandemiyle birlikte "Şifa Kapanları" (Healing Catcher) yapmakta ve çantasında tohumları ve ipleriyle Avustralya-Türkiye arası güzellikleri yaymaya devam etmektedir...

2018 sonrası Anadolu Spor Kulübü’nde gençleri spora kazandırma inancıyla, kulüp sorumlusu olarak çalıştı. Deprem sonrası Hayata Destek Derneği’nden ve dışarıdan gelen gönüllü desteğiyle, Yeşilpınar ve çevre mahallelerin gençleri ve çocukları için çalışmalar yapmaya başladı; spor sahaları inşasının koordinasyonunu sağladı. Afet dönemlerinde eğitimin ve sporun önemine dikkat çekerken bölgedeki hocalarla ve öğrencilerle dayanışma içinde bu alanların iyileştirici gücünü kanıtlayan etkinliklerde aktif rol aldı. Halen Gümüşgöze Çocukevi’nde kolaylaştırıcı olarak çocuklarla atölyeler yürütüyor.